Monday, March 2, 2009

infazli yargi

Can Dundar "bebek davasi"na (Ayhan Aydan'dan olma gayrimesru cocugu bashekim Fahri Atabey araciligiyla dogum esnasinda oldurmeye azmettirmek iddiasi) yeni neslin vakif olmadigini dusunup dosyayi Milliyet Pazar'da yeniden acmis. Asagida da Yassiada mahkemelerinde Bassavci Yardimcisi Fahrettin Ozturk'un okumus oldugu savcilik iddianamesinden bir bolum (19 Kasim 1960):

Menderes 1948’de Ayhan Alnar isminde evli bir kadınla tanışmış ve kendi tabiri ile ‘bir arkadaş gibi’ samimiyet tesisine muvaffak olmuştur. 1950’de nüfuzunu bu kadını elde etmek pahasına harcayarak, 1951’de kocası Ferit Alnar’dan boşanmasını sağlamış ve kendisine metres ittihaz eylemiştir.” (...) Adını halis Müslüman çıkaran bu Başvekilin, evli iken ve yetişkin çocukları varken, sanatkar diye koruması ve hatta saygı duyması gereken bir evli kadınla yıllar yılı zina etmesi ve bu yetmiyormuş gibi, başka evli kadınları, hem de devletin mühim mevkilerinde vazifeli şahısların karılarını metres tutması yakışır mı?

Dahası var; Menderes birçok kereler, abdest almaya bile vakit bulmadan, bu metreslerinden birinin yatağından çıkar çıkmaz Eyüp Sultan’a ziyarete gittiği, hem de kadir gecesi cemaatin arasında görünmeyi tasarladığı artık herkesçe bilinen gerçeklerdendir.

Nihayet, devletin gizli evraklarının saklandığı bir kasaya ‘Tarihi hatıraları muhtevidir’ yaftası yapıştırıp içinde, her biri bir günahın delili sayılabilecek mahiyette kadın çamaşırları, müstehcen resimler saklanmasının hangi ruhi sapıklığın eseri bulunduğunu belirtmekten haya duymaktayız. Bir saat önce metresinin yatağından kalkan ve şakakları viski terleyen sarhoş bir adam, karşımıza geçip de ‘Bu mübarek günde oruçlu ağzımla sizi mi kandıracağım’ gibi laflar etmeye, göz boyamaya kalkışırsa, artık bu sahtekarlığının yüzüne vurulması farz oldu demektir. Bu dava adi bir cinayet davası şeklinde görülebilir. Ancak bu mahiyeti ile beraber yarınki nesillerin ders alacağı bir ibret levhası arzettiğine de şüphemiz yoktur.



Vay canina... Fevkalade soktayim. Yakin tarihimizde neler olmus yahu? Aklima durgunluk, fikrime inme geldi. "Kasadan cikan kadin ic camasiri" hadisesi ve benzer sefa/uckur iddialariyla ilgili malumatim vardi da, TC tarihinde toplumsal, ekonomik ve siyasal anlamda en cok zarari "tesis etmis" politikacilardan biri de olsa bir basvekilin kamuoyu onunde bu kadar kucuk dusurulmus, bu kadar ayaklar altina alinmis olmasina pes dogrusu. Nasil bir hastalikli yasama, yarim-akil yurutme ve infazli yargi? Aile, namus, din hangi damari arasan var. Dini istismar ettigi soylenen adam oyle bir minvalde yargilaniyor ki sanki dinle devlet isleri tekrar birlesmis. Sankisi yok, birlesmis iste. Hos dusmani kendi silahiyla vurmayi mubah sayan psikozlu zihinler de var ya neyse; hicbir bilimsel dayanagi ve ortak vicdan kalintisi olmayan bu iddianame mahkemede nasil okunabilmis, nerelerde yasamisiz? Sahiden what the fuck yahu, alin su dosyayi onumden!

No comments: