Bu platformun iki basari ve sevinc fukarasi Besiktasli hastasindan biri olarak yasadigim keder ve hayal kirikliklarini, uzaktan gonul verdigim farkli renklerin sevincleriyle yamamaya devam ediyorum. Barcelona bu yil her kulvarda son surat cuvallarken, gectigimiz birkac yil yasattiklari hic de fena degildi. Bir digeri Manchester United ise bu yil Barca’nin yerini aldi ve hem Premier Lig’de, hem de Sampiyonlar Ligi’nde kupayi kaldirarak zugurt avuntusu yasatti.
Herhangi bir cografyanin kirmizi-mavi cekismesinde kirmizidan sastigim bir istisna var mi bilmiyorum. Ama sanmiyorum da. Bu kirmizi seytanlar bu yil once ligde, sonra da CL’de blues’u yikti. Goz kamastirici bir basari. 1999’da Bayern Munich’e karsi 1-0 yenik durumdan oyuna sonradan giren tum zamanlarin en klas 12. adamlarindan once Ole Gunnar Solskjaer, sonra da yasli kurt Teddy Sheringham’in golleriyle kupayi kaldirmalari arasinda saniyorum 3 dakika vardi. CL senaryosu degismedi ve kupa Manu’ya yine bir mucize ile geldi. Bu kez kendi iradesi disinda, buyuk kaptan John Terry’nin kayan ayagindan...
Mac boyu altinci hissim ne kadar Manu lehineyse, penaltilar esnasinda o kadar aleyhineydi. Ronaldo’nun gelisinden ve duraksayisindan kaciracagi belliydi. Ancak son penaltinin basina az sonrasindaki kutlama planlariyla gelen buyuk kaptanin su karedeki kader anini -hem de Van Der Saar’i ters kosedeki carsiya yollamisken- hic beklemiyordum. Geceye dair uzuntu duyacagim tek sey saniyorum mavilerden sevdigim tek oyuncunun sonrasinda yasadigi cokuntu. Anelka topa gelirkense kendisini biraz taniyan herhangi bir futbolseverin penaltiyi kaciracagini hissetmis olmasi cok olagan. Hem gelisinden, hem de her daim mutsuz ve ruhsuz halinden belliydi kaciracagi. Emin oldugum sey ise kacirdiktan sonra cok da fazla iplemeyecegiydi.
Devrimin sir’ü Alex Ferguson cok yasasin, onunla beraber tum zamanlarin futbol sir’ü Bobby Charlton’i ayni karede gormek de ayri bir onurdu. Fakat bu kupayi kendi kendime gelin-guvey olarak bu macla birlikte Manu’nun tarihinin en cok forma giyme rekorunu Sir Charlton’dan calan, Sharp reklamli formayla ve Lee Sharpe’la ciktigi yolda sol taraftan besledigi onlarca forveti eskiten, oynayan efsane, abimiz, canimiz, cigerimiz, Cardiff'limiz, Galli’miz Giggs’e adiyorum. You're a handsome "red" devil! Seni kraliceden once ben Sir ilan ediyorum...
ryan giggs, ryan giggs, running down the wing,
ryan giggs, ryan giggs, running down the wing,
feared by the blues, loved by the reds,
ryan giggs, ryan giggs, ryan giggs.
ryan giggs ryan giggs, running down the wing
ryan giggs ryan giggs, crosses like the king
beats one and two, beats three and four,
he will score, he will score, he will score.
ryan giggs ryan giggs, greatest ever goal
semi-final villa park, ran right through them all
beat half the team, straight in the net
won't forget, won't forget, no we won't forget.
1 comment:
bu arada Giggs'in Manu fanlarinin yazdigi sarkiya konu olan golu surda:
http://www.youtube.com/watch?v=7AggZoP3BMk
tabii youtube'unuz cekiyorsa.
Post a Comment