Bugun 23 Nisan. TBMM’nin cocuklara armagan edilen kurulus yildonumu. Ulke tarihinin bu kilometre tasinin cocuklara atfedilmesi hakikaten şık ve dusunceli bir davranis. Saka degil, 1920 yilinda “Hakimiyet-i Milliye”den 1935 yilinda “Cocuk Bayrami”na evrilmis, ulus tarihinde essiz bir kirilma noktasindan sozediyoruz. Lakin “Ulusal Egemenlik” gibi bir olgunun kutsiyetinden mutevellit el kadar cocuklarin uzerine yuklenen sorumluluk da agir olmali ki, toren-kutlama-siir-temsildi canlarindan bezen cocuklar icin bir suredir ertesi gunu tatil ilan etme ihtiyaci olustu. Biz yetiskinlerin gozunde uluslararasi duzeyde senlik havasinda, farkli ulkelerden katilimla rengarenk bir kultur bahcesi gorunumune burunen bu bayram, gunu siradan bicimde -yilin zaten yarisini tukettigi- kendi okulunda torenle geciren cocuklar icin bir omur torpusu olmali. Senlik “kucukler” icin ihlali durumunda cezasi hazir mecburi katilim, ciddiyet dozu hayli yuksek askeri nizam, desibel canavari megafondan tarihi efsaneler, millî destanlar, ulusal cigliklar ile bir anda muhtemelen o anlam veremedikleri hirs, ihtiras ve catisma dolu “buyukler” aleminin orta yerine zorla itilmislik haline geliyor. Anlasilan hizini alamamis olan ulus bugun okullu cocuklar uzerinde de fazlasiyla egemen: Tum bu mecburiyetlerin yani sira malum siirin dikte ettigi gibi, nese dolmak da zaruri.
Bir yetiskin olarak yarinki tatillerinde inanin gozum yok. Bugun yasadiklarini yasamamak benim icin fazladan bir gun calismaya deger.
Haydi hayirli tatiller...
Wednesday, April 23, 2008
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment