Tuesday, January 8, 2008

playboy mansion'da ilahi komedya

80lik Hugh Hefner ve demode deyimle 'bimbo' playmatelerin mutluluk şatosu -renklerden pembe, kumaşlardan saten ağırlıklı- The Playboy Mansion, bir süredir magazin kumkuması E! Entertainment Channel'in katkılarıyla kanlı canlı "the girlS next door" show ile ekranlarda. Güngörmüş ve muteber Hugh Hefner'da, Nuri Alço'dan sonra hayatımıza giren 2. robe de chambre'lı zat olması dışında bir orijinallik yok. Yalniz bu ikisi arasinda cok derin bir fark göze çarpıyor. Hef, hayatı boyunca hiçbir kadının içkisine ilaç atmak zorunda kalmadı.



1953 senesinde cover'a Marilyn Monroe'yu yerleştirerek (yani M.M. tarihin ilk playmate'i) çıkış yapan Playboy, zaman içerisinde bir imparatorluğa evrilirken Hef -meslektaşı Hustler'in patronu Larry Flynt'in çalkantılı kariyerinin aksine- zirveye doğru soluksuz tırmanışını sürdürdü. Öyle ki Hef'in kendisi yayıncılık dünyasında bir ikon'a dönüşürken düzenlediği Playboy Mansion partilerine davetli olmak - bu efsanevi event'lere şahitlik etmek - katılımcıların kendilerini exclusive hissetmeleri için yetti de arttı.

OynakOğlan Malikanesi'nde şenlik partilerle sınırlı değil. Orası basbayağı bir harem. Prototip playboy kızının başarılı 3 duplika'sı 24 saat nöbetteler. Hef'in bir numarası , Hurrem Sultan Rolünü üstlenen Holly, diğer ayrıcalıklı sarışınlar Bridget ve Kendra aynı evi ve arzu edildiği takdirde aynı geniş yatağı paylaşıyor. Haremin öteki bunny'leri ise ayrı bir binada Hef'in ilgisini bekliyor. Güncel olarak Doğu toplumlarında varlığını sürdürdüğü kabul edilen ataerkil poligami, tam da medeniyetin göbek deliğinde, modern bir dekandans olarak varlığını sürdürüyor. Tavşan Şatosundaki varsıl yaşam o kadar çekici ki, hispanik / siyah / blonde pekçok Amerikalı teenager birgün bu haremin üyesi olabilmenin hayalini kuruyor. Bunların erkek versiyonları ise ancak üzerine playboy tavşanı basılmış zippo çakmak taşıyabilir ve / veya ihtiyar kurt'un yerini almanın nasıl bir tecrübe olacağını -"being Hugh Hefner"- hayal edebilir.

İki yüzlü Yeni Dünya, altın klozete* sıçan savruk Arap Şeyhlerini bir yandan hevesle buyur ederken (zamanında Brunei Sultanı check in işlemlerinden sıkıldığı için midir bilinmez, 200küsür milyon doları basıp The Palace Hotel New York'u satın almıştı) öte yandan peşlerine taktıkları haremler nedeniyle aşağılanıp ilkellikle itham ediyor (Oryantalist Arabian Nights fantezileri geçmişte kaldı). Şeyhlerin değil de, Playboy Mansion'ın meşru kabul edilmesinin yegane sebebiyse ikincisinin daha 'classy' olması. Playboy Mansion çıplak elleriyle pilav yiyen bedevilerin değil, urban legend mertebesine yükselmiş jet set partilerinin mabedi. Neil Hannon zamanında


generation sex respects the rights of girls
who want to take their clothes off


lirikleriyle konu meşruiyetin sınırlarını çizmişti. Bu 2 kuple meselenin özünü tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. İsteğe bağlı olarak üzerine kremşanti ve çilek eklenebilir. bon apetit.


- fin de siecle -


*sıçmak edimi ve tuvalet adabı medeniyetler kakışmasında hayli merkezi bir yerde. Aşina olduğumuz milliyetçi retorik Avrupa'nın tuvaleti bizden öğrendiği ile övünürken; Batı, Doğu'nun zeminde bir delikten ibaret basit düzeneğini barbarca buldu. Muhtemelen vulgar ortadoğu'lunun çarpık uygarlaşmasına çarpıcı bir örnek teşkil etmesi nedeniyle 'altın tuvalet' haberi bayağı ilgi uyandırmıştı. Oysa Leonardo di Caprio'nun uzaktan kumandalı ve sifondaki suyu ekolojik normlara cevap veren birkaç bin dolarlık 'fonksiyonel' tuvaleti alkışlarla karşılandı.

No comments: